Melisa KAVAK

---

Her şey ilkokuldayken Bilgisayar dersimize girip bize paintte kutu adam çizdiren öğretmenimi kendime idol olarak seçmemle başladı. Dedim Bilgisayar Öğretmenliği bu kadar kolay ve eğlenceli mi bir iş? Ben de olacam. Yaaaanii bilgisayara ilgim o şekilde başladı. Paintte hala çok güzel kutu adam çizerim. O kadar yani :D

Çok boş yapmadan... Lisede programlama, Üniversitede yönetim bilişim sistemleri okuyarak eğitimimi tamamladıktan sonra Octovus batağına düştüm. İnsanlarla iletişimim o kadar mükemmelmiş o kadar yaratıcı düşünüyormuşum ki illa dijital pazarlama alanında çalışacakmışım. Yahu "Yok Melisa seni programlama kısmında harcayamam tamam o işte de harikasın ama senin piyasaya çıkman lazım, müşterilerimize senin gibi bir Sosyal Medya Yöneticisi, SEO, Medya Satın Alma Direktörü, Dijital Pazarlama Uzmanı lazım" dedi patronumuz. Kıramadım. Yani o gün bu gündür kendi kişisel hesabımı bıraktım diğer... Diğer!... Şey neydi? Unuttum galiba ben yine.... Neyse... Unutmadan... Not almak hayat kurtarır!

Batuhan SEKMAN

---

Nereden başlayalım oyun oynamak için aileme zorla bilgisayar aldırmaktan olabilir mesela.

Neyse neyse o kadar uzağa gitmesek de olur. Lise web tasarım, Üniversite bilgisayar programcılığı yani tamamen hayatım bilgisayar. O kadar bilgisayarla içli dışlı olursak mesleğimiz ne kadar farklı olabilir ki?

Meslek demişken tam olarak bende ne yaptığımı bilmiyorum bilgisayarla ilgili her işe tamamım yeter ki bir elim fare, bir elim klavye görsün.

Haşmet OLCAY

---

Her şey 1912 yılında bir zeytin ağacının altında başladı.

Pardon o başka hikayeydi. :) Her şey bundan 25 sene önce ilk bilgisayarımı kurmaya gelen bilgisayarcı amcanın QBasic için "Edit" programını göstermesi ile başladı. Onun verdiği QBasic kitabı ile çocuk yaşta kafayı sıyırdığım gerekçesiyle bilgisayarda kod ve benzer türevleriyle uğraşmam yasaklandı. 18 yaş itibariyle bu yasağı delerek 15 seneden fazladır bu sektörde çalışıyorum. Buraya daha eğlenceli şeyler yazmak isterdim ama espriden anlamayan insanlarla çalıştığım için espri yapmam yasaklandı.
Dikkat ettim de çocukluğumdan beri hep bir yasak var hayatımda. Oysa ben Devekuşu Kabare'nin Yasaklar oyununu izleyerek büyümüş birisiyim.
Neyse ne diyorduk. Patronum tarafından eğlenceli şeyler yazmam yasaklandığı için sıkıcı yazıma devam ediyorum.
Her türlü halı, kilim, travel.. pardon PHP ile ilgili her türlü konuda hizmetinizdeyim :)

Son olarak; Kahrolsun bağzı şeyler!

Cansu İrem AKÇAY

---

Kendimi bildim bileli bir şeyler yazıyorum. Ama bir zaman dilimi vermem gerekirse, sanırım her şey ilkokulda bir kompozisyon yarışmasına katılmamla başladı. O yaş grubuna hitap eden tüm kitapları da almayı ihmal etmezdim tabii. Gel zaman git zaman konu meslek seçimine geldi. Benim kafamda iletişim fakültesi var, bölüm önemli değil diyorum. Neyse uzatmayayım. Ege Gazetecilik 3. sınıftayken dijitali öğrenmem lazım dedim. Sonuç? Meslek hayatıma reklam ajansıyla başladım, öyle de devam ediyorum vee işte buradayım!

Can KALAYCIOĞLU

---

Daha yeni kurşun kalemle tanışmışken ve onlarla ordu kurmayı bırakıp, mavi önlüğümle en ön sırada oturup, korkusuzca harfleri eğip büküp yeniden çizdim bazende onları bir karaktere büründürdüm. Liseye geldiğimde kendi özgürlüğümü keşfedebilmemin sanatla mümkün olacağının farkına vardığım için okuduğum Güzel Sanatlar Lisesinde kendimi doyasıya keşfettim. Hız tutkumu ve özgürlüğümü ifade edebilmemin bir yolunu arıyordum. Öyle birşey yapmalıyım ki yaptığım işle dünyanın ötesine gitmiş kadar olayım diyerek Grafik Tasarım okumaya karar verdim. Üniversitede artık istediğim bölüme gelmiş, harfleri ve görselleri mesaj olarak kullanmayı öğrenirken bir yandan da bu alanda ustaları araştırarak, notlar alarak prensip haline getirmeye çalıştım. Kendini geliştirmenin en iyi yolunun araştırmak ve meraktan geçtiğini düşündüğüm için bazı konularda çok inatlaştım ve hala da devam ediyorum :) Tasarım yapmanın yanı sıra dans etmeyi, müziği ve hıza olan tutkumu çok seviyorum. Yerinde duramamanın verdiği enerjiyle alanımda iyi işler yapacağıma inanıyorum.

Dilara BAYRAKTAR

---

Her şey Mark Zuckerberg’ün 2004 yılında Facebook isimli bir sosyal medya platformu kurmasıyla başladı... Ardından twitter, instagram derken, ben bir sosyal medya bağımlısı oldum. Sosyal medya ve insan ilişkileri hayatta en sevdiğim şeyler olduğu için ve bir de çevremdekilerin “kızım sen sosyal medyayla alakalı bir iş yapsana ya” diye gaza getirmesiyle de, Uluslararası İlişkiler bölümünü bitirir bitirmez kendimi bu işte buldum. :) İyi ki de öyle oldu. Ha bir de kainatın en pozitif ve enerjik insanı olduğumu söylerler valla kendimi övmek gibi olmasın...